12 Mart 2019 Salı

Şimdiye kadar ne oldu?

Merhaba Ela,

Senin küçük kalbinin atmaya başladığından beri 21 hafta geçti. Ben bir türlü bu bloğu hayata geçiremedim senin için. Fakat arayı kapatmayı ve sık sık yazmayı planlıyorum.

O yüzden bu yazı biraz da neler oldu bitti bu 21 haftada yazısı gibi olacak. Aslında deftere telefondaki not uygulamasına ufak ufak bir şeyler karaladım ama bilgisayar başında olduğum kadar rahat olamadım. Hem artık hangi devirde yaşıyoruz yahu! Ben buraya senin tüm ulstrason fotoğraflarını, tüm test sonuçlarımızı fotoğraflarımı vs. vs. türlü türlü şeyleri koyacağım. Daha güzel olacak. Niye bu kadar gecikti bilemedim ama şimdiye kısmetmiş.

Öncelikle senin varlığını öğrendiğim test sonucu halen masamda duruyor. Bilmeni isterim. Küçücük pratik testlerdendi. Aslında ilk başta bakmadım. Ertesi gün görünce şaşkınlıkla garip bir mutluluk arasında sıkıştım.

Neden sıkıştım diyorum anlatayım. Çünkü tiroid testlerimi uzun zamandır yaptırmıyordum ve ilaçlarımı da almıyordum. Panik oldum ve hemen en kısa sürede bana kan testi yapabilecek bir klinik buldum. Aynı zamanda hem şehir dışı hem de duruşmalar derken sabah sabah aç karnına yapılması gerekilen bu test içime öyle bir dert oldu ki... Neyse ki yaptırdım. Sonuçları iyiydi. İlk gittiğimiz doktorumuzu beğenmedik. Tarih 14.11.2018. Çok konuşuyordu, konuşmak ayrı bir konu da çok sıkıcıydı. Kısacası yıldızlarımız uyuşmadı diyelim.

Sonrasında ise Aybala'dan randevu aldım. Bu sefer tarih 04.12.2018 idi. Randevumuza babanla beraber gittik. Diğer doktorlar gibi abuk subuk konuşmayan ve heyecanını, mutluluğunu bir anne adayına çok güzel bir şekilde aktarabilen Aybala senin doktorun oldu. Bu 5 ay boyunca senin tüm gelişmelerin hakkında beni bilgilendiren beyni zehir ama yüreği tertemiz bir doktorumuz olduğunu bil isterim. Sohbeti de çok hoş. Bazen konuları takip edemiyorum ama o seni kontrol ederken ben de rahatlıyorum.

Bugüne kadar 14 aralık , 3 Ocak, 10 Ocak, 4 Şubat, 13 Şubat ve 4 Mart'ta hastanede kontrole gittik. Şimdi bakıyorum da ne de çok gitmişiz. Bunlardan 2 tanesi ben hasta olduğum için ne yapacağımı bilemediğimdendi.  4 Şubat 2019 tarihinde cinsiyetini öğrendik. Aslında ben biliyordum. Aybala da sen ne hissediyorsan odur demişti. Baban önce şaşırdı çünkü kız babası nasıl olunur bilmiyordu. Şimdi ise merakla bekliyor kız babası olmayı. Eve gelince elini karnıma koyuyor tekmelerini ve dokunuşlarını hissetmek istediğini söylüyor her gün. Önce beni öpmeden seni öpüyor haberin olsun pabucum dama atıldı şimdiden. Şanslı kız seni. Dikkat et seni fazla kıskanmasın. Kıskanınca deliye dönüyor babacın.

Konumuza geri dönelim :) Aralık ayının son haftasında üçümüz Barcelona'ya gittik bir çılgınlık yapıp. Doktoruna söylemedik şşşşş :) Soldaki fotoğraf İspanya seyahatimizden.
Sninle de bol bol gezeceğiz söz. Zaten böyle bir annen varken duruşma duruşma, il il gezmemen elde değil haberin olsun hazırlıklı ol!

Daha sonra ise 3 Ocak'taki muayeneden sonra yogaya gitmeye karar verdim. 12 Ocak'ta Pelin Gezek ile hamile yogasına başladım. Hem senin hem de benim için. Düzenli olarak haftada iki gün(Çarşamba ve cumartesi günleri) gidiyoruz. Sen farkındasın zaten. Yoga derslerinde kımıldayıp duruyorsun. Belki de kendi minik yoganı içeride yapıyorsun aynı anda kim bilir...

Şimdi ise doktorun hastaneden ayrılıyor ve kendisine  yogaya gittiğimiz stüdyonun tam da alt katında muayenehane açıyor. Artık oraya gideceğiz.Doktorun böylelikle seninle daha rahat ilgilenecek.

Yarından sonraki gün ise Prof. Dr. Mert Kazandı'ya götüreceğim seni. İzmir'deki duruşmamızdan sonra İzmir Adliyesi'ne yakın muayenehanesinde detaylı ulstrason dedikleri kontrolün olacak. Aslında bu detaylı kontrol pek de umrumda değil. Senin gayet sağlıklı olduğunu zaten biliyorum. Tam bir mücadelecisin çünkü. Benim asıl merak ettiğim bu kontrolde senin yüz hatlarını bile görebilecek olmam. Çok sabırsızım. Hemen Perşembe olsun istiyorum.

Cinsiyetinin tam netleşmesine kadar da aynı böyle sabırsızdım. Sana ufak ufak alışveriş yapmak istedim ama yapamadım. Şimdi ise o kadar çok seçenek var ki neleri alsam şaşırıyorum. Ama senin için mantıklı olan şeyleri seçmeye özen gösteriyorum. Henüz tam bir alışveriş çılgınlığı yapmış değilim. Benim yerime bu çılgınlığı Meltem ananen yapıyor. 2020 yazına mayon bile hazır :)!

Yememe içmeme bol bol dikkat ediyorum. Su şişem sürekli yanımda. Kahveyi kestik. Kırmızı et tüketiyoruz. Bol bol süt ürünleri tüketiyoruz. Yoğurt yapmayı öğrenmeye çalışıyorum. İlk denemem iki gün önce başarısızlıkla sonuçlandı. Ama yılmak yok yola devam!

Tatlı çok yiyorum. Senin mi canın çekiyor benim mi bilemedim. Ama inşallah hamilelik şekerimiz çıkmaz. Yoksa zorlu bir diyet bizi bekleyecek... Hazır mıyızzzz hayır değilizzzz :) Tatlı istiyoruz. Tatlı gelmezse tekmeliyoruz.

Sen bugünlerde 30 cm boyuna ulaştın ve 500 gram ağırlığındasın. Göbeğim artık dışarıdan çok rahat anlaşılıyor. İnsanlar 5. ayımıza kadar senin olduğunu anlamıyorlardı. Ben de korkuyordum açıkçası bebeğimi bekliyorum demeye. Sanki sana birşey olacakmış gibi... Ama tüm korkularımı sayende atlattım.

Herşey düzenli giderse 19 Temmuz'dan önce dünyaya gözlerini açmış olacaksın miniğim. Adını baban seçti. İki ismin olsun istedi. Ela Azra'da karar kıldık beraberce. Adın gibi hep el değmemiş olsun gönlün, kötülüklerden uzak tutsun seni, kötülükler geldiğinde ise sana güç, sabır ve bize seni destekleme fırsatı versin evren.


Senin varlığını hissettiğim için çok mutluyum. Senin varlığını bilmek kadar güzel bir duygu olamaz. Sanki benim gizli süper kahramanım sensin. Bendeki güzeli daha da ortaya çıkaran sensin. O yüzden senden güç alıyorum, senden sabır alıyorum, senden destek alıyorum. Kalbinin atışlarını ve hareketlerini görüp duydukça içim pır pır oluyor.

Şimdiden bile öyle güzel bir bebeksin ki... Tarifi mümkün değil. Herkesin yaşadığı bulantıları kusmaları yaşamadım. Deli gibi aşermedim. Deli gibi kilo almadım. Düzenli 8 saat uykumu hep aldım. Sen de buna müsaade ettin. Yolculuklar ettim. Rahatsız olmadın. Elim kolum yüzüm şişmedi :) Hiçkimse az ye demedi. Çok da ye demedi. Tam da kararında oldu herşey. Sadece birkaç kez kahvaltıyı geciktirince tansiyonum düştü gözüm karardı ama onu da çözdük çok şükür. Sık sık ufak şeyler atıştırınca bütün gün tamamen huzurlu ve güzel geçiyor. Sen de bana eşlik ediyorsun. Arada ben senin için alışveriş sitelerini gezerken onu al bunu alma der gibi tekmelerle varlığını hissettiriyorsun.

Bu yüzden bu yazıyı 3 Ocak'taki ulstrason videon ile kapatıyorum. Umarım arayı az da olsa kapatabilmişimdir. Çünkü sana anlatacak daha çooook şeyim var!







Bu da şimdiki göbüş :) Nasıl da kocaman değil mi!

Fotoğraf tarihi : 11.03.2019